Çocukken yaşıtlarımdan zorbalık gördüğüm ilk an’ı şöyle hatırlıyorum. 10 yaşlarındaydım, yeni taşındığımız apartmanın çocuklarıyla tanışıp oynamam için annem aşağıdaki parka göndermişti beni. Kendimi tanıttım ve en yakın salıncağa attım kendimi. Benden ilk olarak pek hoşlanmamış olacaklar ki 10 dk. sonra içlerinden en pasaklı ve iri olanını yanıma gönderdiler. Parka giremeyeceğimi söyleyip beni zorla salıncaktan kaldırdı. Şaşırdım ama biraz sonra tekrar oturdum salıncağa. Bu kez üstüme atlayıp hem kendini hem beni yere devirdi. Sonrasını hatırlamıyorum ama ağlayarak eve dönmüş olmalıyım. Sonra mı? Sonra çok iyi arkadaş olduk onlarla, oyunlarda hem ben “süt” olup koruma altında olurdum en küçükleri olarak. Ancak geriye dönüp bakınca bunları insanın sosyal olarak kendine bir yer edinirken maruz kalması gereken belli sınavlar olarak göremiyorum yine de. Yani, tokalaşmak bile elinde silah olmadığını göstermenin bir yolu olmaktan ibaretmiş aslında.
Şimdi ise bir yetişkin olarak zorbalık, bezdirme, yıldırma ve aşağılanmanın çocukluk deneyimleriyle kıyaslanamayacağını görüyorum. Arkadaşlarınızdan, büyüklerinizden bununla nasıl başa çıkılabileceği yönünden tavsiyeler alabilirsiniz. Bunu atlatabilmek sizi tabii ki yaralayacaktır. Ancak bunu bir savaşa dönüştürmeden yapabilmektir önemli olan.
Zorbalığın bir çok türü var; mobbing, cyber bullying(siber zorbalık), fiziksel ve sözel zorbalık… Aşağılama kültürünün bir parçası olduğumuz günümüzde ise bunlardan en dikkat çekeni siber zorbalık. Sadece karşısındaki kişiyi aşağıladığı ölçüde dikkat çekebilen ve var olan insanlar için üzülmeniz de bir ödül aslında.
Peki bu konuda nasıl davranmamız gerek ve fiziki olarak ne yapılmalı? Yıllar önce hepimizin tanık olduğu, ayıpladığı ve alay ettiği bir isim, şimdilerde kendi deneyimlerini TED aracılığıyla insanlarla paylaşmış: Monica Lewinsky! Peki yıllar sonra ortaya çıkan bu kadın ne mi anlatmış? Lewinsky, kendi deneyimlerinden yola çıkarak zorbalığa karşı nasıl bir karşı davranışta bulunulması gerektiği konusunu gayet samimi bir dille anlatıyor. Empati duymanın öneminden bahsediyor. Ve diyor ki, ” Hikayenizi farklı bir sonla bitirmekte ısrar edin.”
sources: iamawitness, TED