Geçen hafta, hastalanan muhabbet kuşumuzu acilen veterinere götürmek zorunda kaldık. Kedi,köpek ve kuşların arasında koca bir kafese sahip Jako’ya hiç dikkat etmemiştim. Tedavimiz yapıldıktan sonra giderken eşim Jako’yu sordu veterinere. 45 yaşındaymış, yazarkasa sesinden ezana kadar her şeyi taklit edip ordakilerin başını ağrıtıyormuş gün boyu. Biraz sevmek istedik ama biraz vahşi olduğunu söyledi veteriner.
Haftasonu Jakolarla ilgili biraz araştırma yapayım dedim. Jako ya da Afrika gri papağanı en zeki kuş türlerindenmiş ve esarette 80-90 yıl yaşayabiliyorlarmış. Bunu biliyordum zaten çünkü bundan bir iki ay önce ‘A bird of the air‘ adında güzel bir film izlemiştim ve oradaki papağan da sanırım 75 yaşındaydı. Vikipedi de ise şu ifade ilgimi çekti:” Alex adındaki jako, insan dışında varoluşsal soru soran ilk ve tek hayvandır.” Ve ben de şu meşhur Alex’i araştırmaya karar verdim.
Irene M. Pepperberg adlı bilim insanı yıllar önce bir petshoptan bir Jako alır ve hayvan zekasının gizli dünyasını keşfetmek için çalışmalara başlar. İlgimi çeken bu hikayenin detayları için ben de Alex&Me adlı kitabı epub olarak indirdim.
Papağanın asıl ününün 31 yaşında ölümüyle gelmesi ise acı bir gerçek. Pepperberg Alex’in ardından bu kitabı yazmaya karar veriyor. Alex öylesine özel bir kuş ki soru soruyor, bariz anlamlı cevaplar veriyor ve isteklerini dile getirebiliyor.
Daha ilginci Alex, 6’ya kadar olan sayıları anlamlarıyla biliyor(ör. ona 3 oyuncak gösterip kaç tane diye sorunca doğru yanıtı verebiliyor) ve geometrik şekilleri renkleriyle söyleyebiliyordu(ör. four-corner paper ya da two blue keys gibi). İki çubuktan hangisinin kısa ya da uzun olduğunu söylemek de hiç zor değildi.
Pepperberg’in onca anısının arasında en çok ilgimi çeken Alex’in ‘lexical elision’ yapması. Şöyle ki Alex’e ilk kez bir kırmızı elma gösterip elma demesini bekliyorlar. Alex ise elma demeyi reddedip ısrarla ‘banery’ diyor. Buna hiçbir anlam veremeyen Pepperberg’in imdadına bir dilbilimci yetişiyor. ‘Banery’ Alex için, tadından dolayı bir ‘banana’ ve görüntüsüyle bir ‘cherry’. O da banana ve cherry’ yi harmanlayıp yeni bir sözcük türetiyor kendince.
Tabi ki Alex’in eğitimi uzun ve zorlu bir süreçmiş. Bazen çok sıkılınca herkesle dalga geçip doğru yanıt hariç diğer tüm yanıtları söylüyormuş.
Ne var ki Alex’in 31 yaşında erkenden ölümü Pepperberg’i yasa boğmuş. Alex’le geçirdikleri süreci Alex&Me kitabında sevgiyle anlatmış Pepperberg. Kitabı okumak isterseniz: Alex and Me.
Ayrıca Pepperberg ve diğer bilim insanlarının kurduğu Alex Foundation adlı kuruma yardımda bulunabilir ve hayvan zekasının bilmediğimiz yönlerini ortaya çıkaran çalışmaları destekleyebilirsiniz.