Çoğu zaman derim ki kendime, aman kimse duymasın bir ben bileyim isterim bazı şeyleri. Sezgin Kaymaz’ın kitapları da öyle benim için. Seneler önce Uzun Harmanlarda Bir Davetsiz Misafir’i okuduğumda n’oluyo ya demiştim kendi kendime. Yıllarca Türkçe romanlardan köşe bucak kaçan ben çok şaşırdım bu dil karşısında. Türkçe kitaplardaki duygu sömürüsü, fakir çocuk edebiyatı gına getirirken bir başkalık getirdi roman kitaplığıma. Ama niyeyse yazarını araştırmadım o zamanlar. O da sesini hiç çıkarmadı.
Yıllar sonra, Kaptanın Teknesi geçti elime. Sonra Deccalin Hatırı, Geber Anne, Kün, e tabi Lucky. Kısas ‘ı çok bekledim. Zaman geçti ,Uzun Harmanlar ‘ı bir daha oku… Yazarını çok aradım internette ama bölük pörçük röportajlar, birkaç resim falan. Sonra bir gün Bursa ‘da tanıştık kendisiyle.Nilüfer Belediyesi’nin düzenlediği Edebi Kazılar‘da okurlarıyla buluşmuş. Ertesi gün için de bir kitabevine imza gününe gelmişti, ama imzalatmaya kimse gelmemişti. “Tanışma Sevinciyle…” yazdı Kısas’ıma o gün. Biz de imzalatıp döndük hemen işimiz varmış gibi… Sonra çok pişman olduk tabi kalmadığımıza. Diğer arkadaşlara İletişim Yayınları’ndan dem vurmuş haklı olarak. Kitap tanıtımlarının yapılmadığını ve April’e geçeceğini söylemiş. Ki birkaç ay sonra da Bakele çıktı April’den, biz Sevinç Kuşları 3 ‘ü beklerken. Bakele için Taraf gazetesine verilen ropörtajı şöyle. Ayrıca Sayım Çınar’la Bakele odaklı hayatına ve yazma güdülerine dair verdiği ropörtaj da gayet güzel olmuş: Derin,hüzünlü,komik: Bakele!
Yazarla ilgili çok şey bilmiyor çoğu okur. Medyatik ve ortalarda görünmeyi seven biri değil sanırım. Ama sanılanın aksine çok da biliniyor, çünkü uzun yıllar Hentbol antrenörlüğü yapmış, Ankara ‘da oturuyor. Hatta kimileri romanlarının arka planından dolayı Ankara yazarı diyor Sezgin Kaymaz için.Konya’da da bulunmuş bir süre. Bir de Türkçe(!) dersinden kalıp üniversiteyi yarım bırakmış.Bir internet bülteni için de yazılar yazmakta:bkz Yazar edebiyata bakışını ve hislerini ntv için şöyle dile getirmiş : Sezgin Kaymaz ile söyleşi. Mesele dergisi de çok yönlü ve güzel bir yazı kaleme almış yazar hakkında: Bir Sezgin Kaymaz Karakteri: Sezgin Kaymaz Yazıda ilgimi çeken çok yer var ama yazar şöyle demiş bir yerde:
Sevinç Kuşlarının ilki Deccal ‘in Hatırı için bir incelemeyi şuradaki yazıda bulabilirsiniz. Devamı olan kitap Kısas için ise Sezgin Kaymaz’dan Ruhsal Bir Muhasebe: Kısas ‘a bakabilirsiniz.
İmza gününde eşim için imzaladığı kitap ise Lucky idi. Onu seçmesinin nedeni eşimin hayvanları çok sevmesiydi. Yazar da hayvanlar konusunda oldukça hassas. Yıl içerisinde kaydettiğim bir röportajında şöyle demişti:
Ateş Canına Yapışsın adlı romanı ise bitiremediğimi üzüntü ile söylemeliyim. Bu tamamen benim korku ve duygularımla ilgili bir durumdu ancak. Yanlız kaldığım bir döneme gelen bu okumalar kokunç rüyalara sebep olunca bitirmeyi göze alamadım.Tabi bu kitap için ne bir tavsiye ne de bir alıkoyma olabilir sizleri. Şöyle ki Sezgin Kaymaz romanlarında korku ve gerilim öğeleri için ” Korku hayatın içindeki bir kavram, hayatın dışında kalamaz” demiş Egoist okur röportajında. Ancak bir kitabı hiçbir zaman zorla okumadım ben. Bu kitabın güzel olduğunu bile bile yarım bırakmaktan da bu yüzden çekinmedim. Belki biraz daha büyüyünce diyorum artık…
Son olarak gelelim benim gözümden sakındığım sevgili kitabıma: Kün. Bu roman benim için diğer Sezgin Kaymaz romanlarından ayrı bir yere sahip. Aldığım günden beri kitaplığımın gözdelerinden. Niye diye soruyorum kendime: Dili,üslubu, canımı yakışı, gülümseten ve kahkaha attıran bölümleri ve Aşut ve Çeto… Öyle bir adam ki Aşut, Aşut mu puşt mu bilemezsiniz. Öyle bir köpek ki Çeto, hayvan mı insan mı bilemezsiniz. Sabitfikir güzel bir yorum getirmiş kitabı okumak isteyenler için: İyinin ve Kötünün Ötesinde :Kün
Egoist Okur’dan Gülenay Börekçi ile yaptığı ropörtajda yazar, Kün ismini kitaba arkadaşının koyduğundan ve kitaplarını yazarken sonunu bilmediğinden bahsediyor. İletişim yayınları ise Erkan Can ‘ın oynadığı bir tanıtım videosu çekmiş kitap için:
Keyifli okumalar!!